CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında cezaevinde bulunan iş insanı Murat Kapki’ye yönelik çarpıcı bir iddia ortaya attı. Özel, Murat Kapki’nin “yalan ifade” vermeye zorlandığını öne sürmüştü. Özel’in iddiasına göre bu baskıyı yapan isim ise AK Parti ’li avukat Mücahit Birinci idi. Bu iddia, hem siyasi hem de hukuki çevrelerde geniş yankı uyandırdı.
Özel’in açıklamasına göre, AK Partili avukat Mücahit Birinci, Kapki’ye “iftira niteliğinde ifade” vermesini önermiş ve bunun karşılığında 2 milyon dolar talep etmişti. Bu iddialar, hem siyasette hem de medya çevrelerinde büyük yankı uyandırırken, özellikle AK Parti’ye yakın gazeteciler Cem Küçük ve Fuat Uğur’dan sert eleştiriler geldi.

Konuya ilişkin yorum yapan gazeteci Cem Küçük ise, Mücahit Birinci’nin bu süreçteki tavrının tamamen yanlış olduğunu vurguladı. “Mücahit Birinci’nin yaptığı baştan aşağı yanlış” ifadelerini kullanan Küçük, söz konusu yaklaşımın ne siyasi etik ne de hukuki teamüller açısından kabul edilemeyeceğini söyledi.
Yaşanan gelişmeler, hem İBB soruşturmasının seyrini hem de siyasi arenadaki tartışmaların yönünü etkileyecek gibi görünüyor. İddiaların doğruluğu yargı sürecinde netleşse de, şimdiden kamuoyunda ciddi bir tartışma atmosferi oluşmuş durumda.

Cem Küçük: Mücahit Birinci’nin Yaptığı Baştan Aşağı Yanlış
Cem Küçük, Özgür Özel’in söz konusu iddialarını, CHP’nin İBB soruşturmasını gölgeleme stratejisi olarak yorumladı. Ancak Küçük, asıl fırsatı verenin Mücahit Birinci olduğunu vurguladı.
Küçük’e göre Murat Kapki, İBB soruşturmasında kilit bir isim. MASAK raporlarına göre aldığı ihalelerin ilk ödemelerini “İmamoğlu İnşaat” üzerinden aktardığı ve naylon fatura düzenleyerek bir kısmını yurt dışına çıkardığı tespit edilmişti. Cem Küçük, “Böyle bir üçkâğıtçının avukatlığını, AK Parti’de görev yapmış biri üstlenmemeliydi” diyerek Birinci’nin kararını sert şekilde eleştirdi.
Küçük, televizyon ekranlarında Ekrem İmamoğlu ve ekibini “yolsuzlukla” suçlayan birinin, aynı dosyadaki en kritik isimlerden birinin avukatlığını üstlenmesinin kamuoyuna izah edilemeyeceğini savundu. “Para almadım” ifadesinin bile böyle bir durumda inandırıcılığını yitirdiğini belirten Küçük, “O görüşmeye gitmeyecektin, Mücahit kardeşim” diyerek tavrını net ortaya koydu.
Cem Küçük, Mücahit Birinci’nin isimlerini vermediğini söylediğini aktardı. Ancak kamuoyu algısında bu tür iddiaların kolayca tutabileceğini ifade etti. Ayrıca İBB soruşturmasının etkin pişmanlıktan yararlanan 42 kişi ve sağlam MASAK raporları nedeniyle İmamoğlu cephesinde ciddi bir endişe yarattığını öne sürdü.
Fuat Uğur: Bu Rezaletin Sorumlusu Mücahit Birinci
Uğur, Murat Kapki’nin geçmişte üç kez etkin pişmanlık başvurusu yaptığını ve İmamoğlu ile Murat Ongun hakkında ifadeler verdiğini hatırlattı. Ancak Birinci’nin Kapki’nin avukatlığını üstlenmesini “istihbari bir olta” olarak değerlendirdi. Ona göre FETÖ gibi istihbarat örgütleri, para hırsı ağır basan kişileri kolayca tespit edip kullanabiliyor.
Özgür Özel’in basına sunduğu mektuptaki iddialara değinen Uğur, Kapki’nin mektupta kendisinden, Cem Küçük’ten ve Nedim Şener’den “koruma” talep ettiğini, Mücahit Birinci’nin de “Hepsi bende” dediğini aktardı. Uğur, hayatı boyunca kimseye “O bende” dedirtmeyecek bir gazeteci olduğunu, yalan yazmadığını ve yazmayacağını vurguladı.
Her ne kadar Kapki’nin son ifadesinde gazetecilere para verilmesine dair bir söz duymadığını belirtse de Uğur, Mücahit Birinci’nin bu avukatlık işine girmesinin “büyük bir hata” olduğunu ve kendisinde “derin bir hayal kırıklığı” yarattığını yazdı.

Kapki Dosyasının Arka Planı
Her iki yazar da Murat Kapki’nin geçmişte İBB ile yaptığı yüksek bütçeli ihale ilişkilerine dikkat çekti. Kapki’nin sahibi olduğu BVA Reklamcılık, İBB Kültür AŞ’den milyonlarca liralık reklam alanı ihalelerini almıştı. Ayrıca OLAY TV’nin satın alınması sürecinde yaşananlar ve kardeşi Ferhat Kapki’nin FETÖ bağlantılı okul müdürlüğü gibi unsurlar, gazetecilerin değerlendirmelerinde öne çıktı. Fuat Uğur, Kapki’nin 2020 yılında Cumhurbaşkanlığı’nda düzenlenen bir ödül törenine “sızma” girişimini ve ardından yaşanan hukuki süreci de hatırlattı.
İddiaların Siyasi Yansımaları
Cem Küçük ve Fuat Uğur’a göre bu olayın arkasında, İBB soruşturmasını itibarsızlaştırma amacı var. FETÖ’nün “menfi hizmetler” stratejisi çerçevesinde, devlet kurumlarına ve önemli isimlere duyulan güvenin sarsılması hedefleniyor. CHP’nin de bu planın önemli bir parçası olduğu iddia ediliyor.
Her iki yazar da Murat Kapki’nin ve arkasındaki güçlerin tanınan isimler olduğunu, Ekrem İmamoğlu’nun siyasi geleceğini koruma çabasının bu tür hamlelerle desteklendiğini öne sürüyor.