Sivrisinekler görünüşleri ile oldukça küçük olan doğada kapladıkları alan ile endişeye neden olmayan varlıklardır. Ancak yapılan araştırmalar onların pekte masum olmadıklarını ortaya koydu. Uzmanlara göre dünyadaki en ölümcül canlı varlıklardan biri olmaya adaylar. Salamanca Üniv. Profesörü Raul R.Gonzalez BBC Türkçe'de bu konuda bilgi paylaşımında bulundu.
Sivrisinek Ölümleri İlk Sırada
Yapılan incelemede ortaya konan istatistikler oldukça şaşırtıcıydı. Sivrisineklerin 2018 yılında yaklaşık olarak 725 bin kişinin ölümüne neden olduğu ortaya çıktı. 2020 yılında bu rakam 627 bin oldu. En ilginç olanı ise o yıllarda ölen insanların neden öldükleri araştırıldığında en baş sırada sivrisinekten kaynaklı ölümlerin yer alıyor oluşuydu. Doğada zararsız gibi görünen fakat insanın ölümüne yol açabilen sivrisineklerin bu durumu Dünya Sağlık Örgütünün de gündemindeydi.
Sivrisinekler Hangi Ölümcül Hastalıkları Bulaştırıyor?
Dünya Sağlık Örgütü 2017 yılında bir kılavuz yayınladı. "Küresel Vektör Kontrol Yanıtı" adı verdiği bu kılavuz içerisinde sivrisinekten kaynaklı olarak bulaşabilecek hastalıkların kontrollü şekilde yönlendirilmesi ele alınmıştı. Sivrisinekler ile insanlara yayılabilecek hastalıklar arasında en başta Sıtma olmak üzere; Batı Nil Virüsü, Sarı Humma, Pogasta Hastalığı, Rift Vadisi Ateşi, Japon Ensefaliti ve bunun gibi pek çok hastalık çeşidini bulaştırabiliyor.
Sivrisineğin Hedefinde Olmanın Sebebi…
En ilginç olanı ise sivrisineklerin bazı insanları özellikle hedef olarak görmesiydi. Ortamdaki kimseyi ısırmazken belirli kişileri daha çok ısırdığı ve rahat bırakmadığı fark ediliyor. Bunun nedeni de yapılan araştırmalarla ortaya kondu. Sivrisinekler erkek ve dişi olarak iki farklı döngü ile dünyaya geliyor. Her ikisi de herhangi bir hayvana ihtiyaç duymadan yaşamlarına devam ettirebiliyor. Ancak dişi sivrisineklerin üreme sürecini tamamlayabilmesi için kana ihtiyaçları oluyor.
Sivrisinekler Neden Hep Tek Bir Kişiyi Tercih Ediyor?
Yüzyıllar önce yapılan bir deneyde sivrisineklerin yüksek derecede karbondioksit ihtiyacını hissettiklerini ortaya koydu. Garip bir şekilde karbondioksitli ortama daha çok çekildikleri fark edildi. Sineklerin sadece belirli insanlara karşı daha çok ısırma eğilimi göstermesinin arka planında ise bazı fiziksel ya da kimyasal faktörler olduğu fark edildi.
Sivrisinekler O İnsanlara Çekiliyor!
Her insan doğumu ile beraber derisi üzerinde özel bir koku oluşturur. Deriden yayılan bu koku sivrisineğe daha çok aromatik gelerek çekici bir özelliğe dönüşebiliyor. Ancak araştırmalarda sivrisinekleri çeken bu aromanın ne olduğu tam olarak keşfedilemedi. Birkaç tahmin arasında laktik asit, indol, oktenol gibi moleküller tespit edilebildi.
Sivrisinek Kokuyu Nasıl Tespit Ediyor?
Amerikada Florida Üniversitesinde yapılan bir araştırmada sivrisineklerin Laktik asite karşı özel bir reseptör oluşturduğunu ortaya çıkardı. Yapılan deneyde sivrisineğin antenindeki algı reseptörü üzerinde değişim yapıldı. Yapılan bu değişim ile birlikte sineklerin belirli kokuları algılayamadıkları fark edildi. Sivrisinek özellikle insanların yaydığı belirli asit barındıran kokular ile Laktik asiti algılayamamaya başladı.
Sivrisinekler Hangi Kokuları Cazip Buluyor?
Son olarak yapılan bir çalışma bazı virüslerin insanda yayılım göstermesi sivrisineklerin o kişiyi daha çekeci görmesine neden olabiliyor. Bu durum tek bir insana yönelik sineğin daha çok çekilmesini de ortaya koyuyor. Dank ve Zika adı verilen virüsler insanlar da ya da hayvanlarda enfekte durum oluşturuyor. Bu da kokuda değişime neden oluyor. Vücut kokusundaki bu değişim sivrisineğin ilgisini çekiyor. Hasta olan kişiye yönelen sivrisinek buradan aldıkları kanı farklı bir yere taşıyarak virüs taşımacılığı görevini üstleniyor ve bu şekilde ölümler oluşuyor.
O Kişilere Bir Daha Sivrisinek Yaklaşmadı
Özellikle Dang Humması adı verilen hastalığa yakalanmış olan kişilerin koltuk altı bölgelerinde belirli bir koku oluştuğu fark edildi. Bu kokular sağlıklı olan insandan daha fazla olarak Asetofenon oluşumuna tetikliyor. Bu da sivrisineğin ilgisini çekiyor. Fakat fareler üzerinde yapılan deneyde bu Asetofenon sıvısı azaltıldığında sivrisineklerin garip bir şekilde o kişiye yaklaşmadığı da fark edildi.