Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, suikast davası sanıklarından Avukat Serdar Öktem'in öldürülmesinin ardından sosyal medyada yaptığı açıklamada, Öktem'in cinayetle bağlantılı “zayıf halka” olarak görüldüğünü öne sürdü. Ayşe Ateş, Öktem'in “elinde kritik deliller bulunduğunu” ve “Sinan Ateş davasında konuşmak zorunda kalacağı bir süreçle karşı karşıya olduğunu” belirterek, cinayetin bu nedenle işlenmiş olabileceğine dair şüpheleri dile getirdi.
Kendisinde Sinan Ateş Cinayetine İlişkin Whatsapp Yazışmaları Var
Ayşe Ateş, paylaşımında Serdar Öktem'in yargılandığı, Sinan Ateş cinayetinden bağımsız bir davadaki çarpıcı gelişmelere odaklandı. İddiaya göre, Öktem tarafından dolandırıldığını söyleyen bir kişi, Ateş'e ulaştı ve kendisinde Sinan Ateş cinayetine ilişkin WhatsApp yazışmaları ve ses kayıtları olduğunu aktardı.
Ateş, “Ne hikmetse bundan birkaç hafta sonra o dosya üzerine de gizlilik kararı kondu.” ifadelerini kullandı.
Ateş, Öktem'in konumunu şöyle değerlendirdi:
“Serdar zayıf halkaydı. Serdar'ın hüküm giydiği anda Sinan'ın katline karışan herkesi yakacağını onu tanıyanların hepsi biliyordu... Serdar öldürüldü. Artık konuşamaz. Kim bilir, belki de kendisinin ve telefonunun söylemediklerini bize ölümü söyleyecektir.”
3 milyon TL iddiası
Ayşe Ateş, kendisine aktarılan konuşma detaylarını kamuoyuyla paylaştı. İddiaya göre Serdar Öktem, kendisine ulaşan kişiden Doğukan Çep'e vermek üzere 3 milyon TL istiyor ve böylece Çep'i mahkeme bitene kadar susturacağını söylüyordu.
Konuşmanın en dikkat çekici bölümü ise şöyle aktarıldı:
Serdar Öktem, Doğukan Çep'in “Mahkemeye mektup yazacağım” şantajından bahsediyor.
Hemen ardından “Ahmet konusunda haklı çıktın” diyor.
Öktem'in bu kısmı sildiği, ancak karşıdaki kişinin ekran görüntüsünü anlık olarak aldığı ve bu delilleri mahkemeye sunduğu öne sürüldü.
Ayşe Ateş, “Bu ülkenin şerefli ve namuslu gazetecileri gizlilik kararı kalkar kalkmaz bahsi geçen dosyadaki delilleri ortaya dökecektir.” diyerek adaletin bir yolunu bulacağına inandığını belirtti.
Ateş ayrıca, gazeteci Sadık Güleç’in bahsettiği hadisenin, Sinan Ateş’in kendisine ve ailesine “Beni öldürtmek için adam arıyorlarmış” dediği döneme denk geldiğini hatırlattı. Bu bilginin duruşmada tutanaklara geçmesini sağladıklarını kaydetti.
Ayşe Ateş’in açıklamasının tamamı şöyle:
“SERDAR ÖKTEM'LE İLGİLİ ELİME ULAŞAN BİLGİLER
Serdar konuşacaktı. Kamuoyunun dikkati başka yöndeydi ama Sinan'ın katline ilişkin düğümün çözülmesine ramak kalmıştı. Onu Sinan Ateş cinayeti hakkında konuşmak zorunda bırakacak delillerin sunulduğu -Sinan Ateş cinayetinden bağımsız- bir başka mahkemede daha yargılanıyordu.
Davalı olduğu kişi bana ulaşıp Serdar Öktem tarafından dolandırıldığını, kendisinde Sinan Ateş cinayetine ilişkin Whatsapp yazışmalarının, Serdar'la yaptığı görüşmelerin ses kayıtlarının olduğunu aktardı. Hatta yazışmaların aşağıda sizinle de paylaşacağım kısmını bana açtı. Ne hikmetse bundan birkaç hafta sonra o dosya üzerine de gizlilik kararı kondu.
Serdar zayıf halkaydı. Serdar'ın hüküm giydiği anda Sinan'ın katline karışan herkesi yakacağını onu tanıyanların hepsi biliyordu.
Peki, bana aktarılan konuşmalarda ne vardı? Ben de duyduklarımı kamuoyu ile paylaşayım:
Serdar, bu kişiden Doğukan Çep'e vermek üzere 3 milyon TL para istiyor ve böylece mahkeme bitene kadar onu susturacağını söylüyor. Doğukan'ın "Mahkemeye mektup yazacağım" şantajından bahsedip ardından da "Ahmet konusunda haklı çıktın" diyor. Hemen akabinde Ahmet'le ilgili kısmı siliyor ancak karşısındaki kişi hepsinin ekran görüntüsünü anlık olarak almış ve mahkemeye de delil olarak sunmuş.
Eminim ki bu ülkenin şerefli ve namuslu gazetecileri gizlilik kararı kalkar kalkmaz bahsi geçen dosyadaki delilleri ortaya dökecektir ve kapsamlı bir metinle aydınlatıcı bir haber yayınlayacaktır. Böylelikle Serdar'ın zamanlaması manidar ölümü üzerindeki şüpheler daha da derinleşecektir.
Serdar öldürüldü. Artık konuşamaz. Kim bilir, belki de kendisinin ve telefonunun söylemediklerini bize ölümü söyleyecektir.
Daha ilk günden çözülmüş bir cinayetin karanlık eller tarafından günbegün nasıl kördüğüm hâline getirildiğine yaklaşık üç yıldır bütün ülke şahitlik ediyoruz. Fakat şuna inanıyorum ki önüne set de çekseler, duvar da örseler adalet bir yolunu buluyor.
Sayın Sadık Güleç'in bahsettiği hadise de Sinan'ın bana ve ana babasına "Beni öldürtmek için adam arıyorlarmış. Birkaç yere gitmişler. Gittikleri gruplar kabul etmemiş. Bana haber geldi." dediği dönem. Bunun duruşmada tutanaklara geçmesini sağlamıştık.”